1 Mart 2018 Perşembe

THE SPIRIT OF THE BEEHIVE (El espíritu de la colmena) - (1973)

THE SPIRIT OF THE BEEHIVE (El espíritu de la colmena)

Victor Erice'in yönettiği bu iç burkan, alegorik, politik alt metinli filmin başlıca rollerinde Ana Torrent, Fernando Fernan Gomez, Teresa Gimpera ve Isabel Telleria var.

Filmin senaryosunu Victor Erice, Angel Fernandez Santos ve Francisco J. Querejeta yazmış. Senaryo filmin kısıtlı bütçesinden ötürü gerek tür açısından gerek dramatik açıdan köklü değişikliklere uğrayarak şekillenmiş. Örneğin orijinal senaryoda yetişkin Ana babasının hasta olduğu haberiyle köyüne dönüyor ve hikâye Ana'nın yetişkinliğiyle çocukluğu arasında gidip-geliyormuş. Bütçenin kısıtlı olmasından ötürü yetişkin Ana'nın hikâyesi senaryodan çıkarılmış.

İspanyol İç Savaşı'nın kısa bir zaman önce bitip faşistlerin başa geçtiği 1940 yılında İspanya'nın Kastilya bölgesinde küçük bir köydeyiz. Köyün sinemasında gösterilmek üzere James Whale'in yönettiği Frankenstein getirilir. Küçük Ana ve ablası Isabel'de izleyicilerin arasındadır. Ana, Canavar'ın küçük kızla tanıştığı ve ardından küçük kızın öldüğü sahnelerden çok etkilenir. Ana'nın babası Fernando arıcılıkla uğraşmaktadır ve kovanındaki arıların birbirleriyle savaştığını defterine not eder. Eşi Teresa ise haber alamadığı(muhtemelen iç savaştan) eski aşkına mektup yazmaktadır. Aile birbirinden kopuktur. Isabel, Ana'ya kötü şakalar yapsa da Ana'nın ondan başkasıyla bir yakınlığı yoktur, içsel olarak yalnızdır. Bir süre sonra Isabel ve Ana terk edilmiş bir ağıl bulurlar. Isabel, Ana'ya bu ağılın Canavar'ın yaşadığı yer olduğunu söyler. Bunun üzerine Ana gizlice ama korkarak bu ağıla gidip-gelmeye başlar. Bir gün ağılda kaçak ve yaralı bir askerle karşılaşır, ona yardım eder; yiyecek hatta babasının saatini ve montunu da getirip ona verir. Ama gece çökünce yaralı asker polisler tarafından bulunur ve öldürülür. Mont ve saat yüzünden babası şüpheli durumuna düşer. Babası da Ana'dan şüphelenir ve onu ağıla kadar gizlice takip eder. Ana taşların üzerinde askerin kanını görünce korkar, babasını dinlemez ve kaçar. Geceleyin Ana -aynı filmdeki gibi- Canavar'la karşılaşır...

Film, Victor Erice'in ilk uzun metraj filmi ve kanımca sinema tarihinin en iyi ilk filmlerden biri. Yönetmen izleyicisini küçük Ana'nın iç dünyasına başarıyla götürüyor. Filmin sembolizmini, alegorisini ve karakterlerini farklı şekillerde okumak, yorumlamak mümkün. Paul Julian Smith'in film hakkındaki makalesi çok bilgilendirici Link. Bu arada yönetmenin filmi alegorik çekmesinin ve sembolizmi kullanmasında filmin sansür kuruluna takılmamasını sağlamak da var elbette. Çünkü filmin yapım tarihi 1973 ve Franco hâlâ rejimin(son yıllarında olsa da) başında.

Gelelim filmin başrol oyuncusu Ana Torrent'e... Altı yaşında olmasına rağmen yeteneği, masumluğu ve kocaman gözleriyle rolünde gayet başarılı ve inandırıcı.



Filmin sinematografisi ve kamera çalışması gayet sade ama harika bir aydınlatma çalışmasına ve güzel kompozisyonlara sahip. Bal rengi, filmde -özellikle evde ve iç mekanlarda- hâkim. Kamera çalışması genelde sabit ve planlı ancak bir-iki sahnede belgesel tarzı çekim de var. Örneğin, Ana'nın sinemada Frankenstein'ı izlediği sahneyi belgesel tarzda çekerek hem onun hem diğer izleyicilerin "gerçek" reaksiyonlarını çok güzel yakalamışlar. Filmin sinematografı Luis Cuadrado. Maalesef Cuadrado rahatsızlığından ötürü filmin çekimleri sırasında görme yetisini yitirmeye başlamış ve ilerleyen yıllarda da intihar ederek yaşamını sonlandırmış.


Son bir anekdot olarak: Film, Guillermo Del Toro'nun da favori filmlerinden biri ve filmle benzer temalara sahip olan yazıp-yönettiği Pan's Labyrinth'de bunu beyaz perdeye yansıtmıştı.

The Spirit of the Beehive hikâyesiyle, oyuncularıyla, görselliği ve anlatımıyla izleyicisine harika bir sinematik deneyim sunuyor.

İlgilisine...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder